ENFLASYON
DÜZELTMESİNE İLİŞKİN MEVZUAT
345
SIRA NO'LU VERGİ USUL KANUNU
GENEL TEBLİĞ TASLAĞI
Resmi
Gazete No :25741
Resmi Gazete Tarihi : 28/02/2005
Kapsam
Bakanlığımıza
intikal eden olaylardan, Vergi Usul
Kanunu(1) uygulaması ile ilgili bazı konularda oluşan
tereddütleri
gidermek ve uygulama birliği sağlamak amacıyla aşağıdaki
açıklamaların yapılması gerekli
görülmüştür.
A-İLANIN
ŞEKLİ
1.
Giriş
5035 sayılı
Kanunun(2) 1 inci maddesiyle 213 sayılı
Vergi Usul Kanununun 104 üncü maddesi değiştirilmiş
ve bu
değişiklik 31/12/2003 tarihinden itibaren geçerli olmak
üzere 02/01/2004 tarihinde
yürürlüğe girmiştir.
Yeni
düzenlemeye göre, ilan yolu ile tebliğ
edilecek vergi veya ceza miktarlarının ilanında, bu Tebliğin izleyen
bölümlerinde belirtildiği şekilde hareket
edilecektir.
2.
İlanın Şekli
2.1.
Ortak Esaslar
İlanda asıl olan,
ilanın vergi dairesinin ilan koymaya
mahsus yerinde ilan edilmesi olduğundan, ilan yazısı her halukarda
tebliğ yapan vergi dairesinin ilan koymaya mahsus mahalline asılacak ve
bir örneği de muhatabın bilinen son adresinin bağlı bulunduğu
muhtarlığa gönderilecektir. İlanın asılması keyfiyeti ve
tarihi
tutanakla tespit edilecektir.
İlan yazısının
vergi dairesinin ilan koymaya mahsus
yerine asılmasını izleyen onbeşinci gün, ilan tarihi olarak
kabul
edilecektir. Bu tarihten itibaren bir ay içinde
mükellefin
ilgili vergi dairesine müracaat etmemesi veya adresini
bildirmemesi halinde, bu bir aylık sürenin sonunda tebliğ
yapılmış
olacaktır.
İlan yazısı, askıya
çıkarıldığı tarihten itibaren
geçen 1,5 aylık sürenin sonunda askıdan
kaldırılacaktır.
İlan yazısı
aşağıdaki bilgileri içerecektir.
1-Mükellefin
adı-soyadı veya unvanı, vergi kimlik
numarası ile adresi,
2-Tebliğin ilgili
bulunduğu vergi veya cezanın
dönemi, nevi ve miktarı,
3-Mükellefin
ilan tarihinden başlayarak bir ay
içinde vergi dairesine bizzat veya bilvekale
müracaat
etmesi veyahut taahhütlü mektup veya telgrafla
açık
adresini bildirmesi halinde, kendisine süre ile kayıtlı resmi
tebliğ yapılacağı, aksi takdirde ilan tarihinden itibaren bir ayın
sonunda tebliğin yapılmış sayılacağı hususu.
Birden fazla
mükellefe ait ilanla ilgili bilgilere,
aynı ilan yazısında yer verilebileceğinden, ilan yazısı alfabetik
sıralama yapılmak suretiyle hazırlanacak ve yazının her sayfasına
müteselsil sıra numarası verilecektir.
İlan yazısının her
sayfası; vergi dairesi
başkanlıklarında vergi dairesi başkanı veya yetki vermesi halinde vergi
müdürü veyahut ilgili
müdür yardımcısı,
başkanlık şeklinde örgütlenmeyen bağımsız vergi
dairelerinde
vergi dairesi müdürü veya yetki vereceği
ilgili
müdür yardımcısı, bağlı vergi dairelerinde
malmüdürü veya yetki vermesi halinde gelir
servisi şefi
tarafından imzalanarak mühürlenecektir.
İlan şeklinin
belirlenmesinde, vergi aslı ve ceza
tutarlarının toplamı değil sadece vergi aslı tutarı dikkate
alınacaktır. Vergi aslı tutarı kanunda belirlenmiş olan haddi
geçerse, haddi geçen miktar esas alınmak
suretiyle hem
vergi aslı hem de buna bağlı olarak kesilen ceza miktarı aynı şekilde
ilan edilecektir. Ancak, vergi aslına bağlı olmayan cezaların ilan
yoluyla tebliğ edileceği durumlarda, ceza tutarına göre ilanın
şekli belirlenecektir.
2.2.
Tutarı Birmilyar Liradan Az Olan Vergi veya
Cezanın İlan Şekli
İlan yolu ile
tebliğ edilmek üzere bir milyar
liradan (342 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile
01/01/2005'den itibaren 1.100 Yeni Türk Lirası) az her bir
vergi
veya ceza için hazırlanan ilan yazısı, tebliğ yapacak vergi
dairesinin ilan koymaya mahsus mahalline asılacak ve bir
örneği
ilan yazısının askıya çıkarılmasını müteakiben
gecikilmeksizin mükellefin bilinen son adresinin bağlı olduğu
muhtarlığa gönderilecektir. Tebliğin konusu, her biri
için
ayrı ayrı olmak üzere, birmilyar liradan (342 Sıra Numaralı
Vergi
Usul Kanunu Genel Tebliği ile 01/01/2005'den itibaren 1.100 Yeni
Türk Lirası) az vergi veya vergi cezasına taalluk ettiği
takdirde
ayrıca gazete ile ilan yapılmayacaktır.
2.3.
Tutarı Birmilyar Lira ila Yüzmilyar
Lira Arasında Olan Vergi veya Cezanın İlan Şekli
İlan yolu ile
tebliğ edilecek vergi veya ceza
miktarının, birmilyar ila yüzmilyar lira (342 Sıra Numaralı
Vergi
Usul Kanunu Genel Tebliği(3) ile 01/01/2005'den itibaren 1.100 ila
110.000 Yeni Türk Lirası) arasında olması halinde ilan yazısı,
ilgili vergi dairesinin ilan koymaya mahsus mahalline asılacak, bir
örneği mükellefin bilinen son adresinin bağlı olduğu
muhtarlığa gönderilecek ve vergi dairesinin bulunduğu yerin
belediye sınırları içinde çıkan ve Basın-İlan
Kurumunca
belirlenen bir veya daha fazla gazetede yayımlatılacaktır. Vergi
dairesinin bulunduğu yerin belediye sınırları içinde gazete
yayımlanmaması halinde, ilanın sadece vergi dairesinin ilan koymaya
mahsus yerine asılarak yapılması yeterli olacaktır.
2.4.
Tutarı Yüzmilyar Liradan Fazla Olan
Vergi veya Cezanın İlan Şekli
İlan yolu ile
yapılacak tebliğin konusunun
yüzmilyar lirayı (342 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel
Tebliği ile 01/01/2005'den itibaren 110.000 Yeni Türk Lirası)
aşması halinde ilan yazısı, ilgili vergi dairesinin ilan koymaya mahsus
mahalline asılacak, bir örneği mükellefin bilinen son
adresinin bağlı olduğu muhtarlığa gönderilecek, vergi
dairesinin
bulunduğu yerin belediye sınırları içinde çıkan
ve
Basın-İlan Kurumunca belirlenen bir veya daha fazla gazetede
yayımlatıldıktan başka, Türkiye genelinde yayın yapan ve
Basın-İlan Kurumunca belirlenen günlük gazetelerden
birinde
de aynı şekilde yayımlatılacaktır.
3.
Ödeme Emirlerinin İlanı
6183 sayılı
A.A.T.U.H.Kanunun(4) 8 inci maddesinde,
hilafına bir hüküm bulunmadıkça
tebliğlerin
yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin
uygulanacağı
belirtilmiş olduğundan, ödeme emirlerinin ilan yolu ile
tebliğinde
de yukarıdaki usul uygulanacaktır.
B-
SERBEST BÖLGELERDE DEFTER TUTMA
Bilindiği
üzere, 5084 sayılı Yatırımların ve
İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında
Kanunun(5) 8 inci maddesi ile değişik 3218 sayılı Serbest
Bölgeler
Kanununun(6) 6 ncı maddesinde, kullanıcıların tutmak zorunda oldukları
defterler ile düzenleyecekleri belgelere ilişkin olarak, Vergi
Usul Kanununu hükümlerine bağımlı olmaksızın
düzenleme
yapmaya Maliye Bakanlığının yetkili olduğu hüküm
altına
alınmıştır.
85 Seri Numaralı
Kurumlar Vergisi Genel Tebliği(7) ile
söz konusu Kanunla yapılan düzenlemelere ilişkin
açıklamalar yapılmış; bu tebliğde serbest
bölgelerde
faaliyet gösteren mükelleflerin, 31/12/2004
tarihinden sonra
başlayacak hesap dönemlerinde, Vergi Usul Kanunu
hükümleri çerçevesinde defter,
belge ve kayıt
düzenine uyacakları hususuna da yer verilmiştir.
Söz konusu
Kanunda yer alan Vergi Usul Kanunu
hükümlerine bağımlı olmaksızın düzenleme
yapma yetkisine
dayanılarak 2005 hesap döneminden itibaren serbest
bölgelerde
ticari faaliyette bulunan bütün gerçek ve
tüzel
kişiler herhangi bir hadde bağlı kalınmaksızın, Vergi Usul Kanunu
hükümlerine uygun olarak bilanço esasına
göre
defter tutacaklardır.
Diğer taraftan,
serbest bölgede ticari faaliyette
bulunan ve daha önce işletme hesabı esasına göre
defter tutan
mükellefler, bu tebliğin yayımı tarihinden itibaren
bilanço
esasına göre defter tutacağından, söz konusu
mükellefler
defterlerini tebliğin yayımını izleyen on beş gün
içinde
noter veya noterlik görevini ifa ile mükellef
olanlara tasdik
ettireceklerdir.
Buna göre,
belirlenen sürede defterlerini
tasdik ettiren mükellefler adına, Vergi Usul Kanununun 352 nci
maddesine göre usulsüzlük cezası
kesilmeyecektir.
C-
SEVK İRSALİYESİNDE CEZA UYGULAMASI
253 Sıra Numaralı
Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde,(8)
tanzim tarihi ile fiili sevk tarihinin aynı gün olması halinde
de
bu tarihlerin sevk irsaliyesine ayrı ayrı kaydedileceği, bu tarihlerden
herhangi birisine yer verilmemesi durumunda düzenlenen sevk
irsaliyesinin hiç düzenlenmemiş sayılacağı ve
özel
usulsüzlük cezası kesileceği duyurulmuştu.
Sevk
irsaliyelerinde, tanzim tarihi ile fiili sevk
tarihinden herhangi birisinin bulunmaması halinde, irsaliyenin
hiç düzenlenmemiş sayılarak "özel
usulsüzlük
cezası" uygulanacağı yolunda Vergi Usul Kanununda herhangi bir
hüküm yer almadığından bahisle yargı organlarında
açılan davalar idare aleyhine sonuçlanmaktadır.
Bu
nedenle, müstakar hale gelmiş yargı kararları dikkate
alınarak, bu
Tebliğin yayımı tarihinden itibaren sevk irsaliyelerinde fiili sevk
tarihinin bulunmadığının tespiti halinde özel
usulsüzlük
cezası yerine Vergi Usul Kanununun 352/II-7 nci maddesine göre
"ikinci derece usulsüzlük" cezası kesilmesi uygun
görülmüştür.
D-
PAZAR TAKİBİ YOLUYLA EMTİA SATANLARIN SEVK
İRSALİYESİ DÜZENLEME ZORUNLULUĞU
173 Sıra Numaralı
Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde,(9)
alıcıların kimler olacağı ve ne miktarda mal alacaklarının belli
olmaması durumunda satıcı tarafından kendi nakil vasıtası ile mal
gönderilmesi halinde, nakil vasıtasına yüklenen
tüm
mallar için tek bir sevk irsaliyesi düzenlenmesi ve
düzenlenen sevk irsaliyesinin müşterinin adı ve
adresi
bölümüne "Muhtelif Müşteriler"
ibaresi ile nakil
vasıtasının plaka numarası ve
sürücünün veya
araçta bulunan satışa yetkili kimsenin adının yazılmasının
mümkün olduğu; bu tür sevk irsaliyesi ile
alıcılara
gönderilen ve alıcının talep ettiği miktarda teslim edilen
malların faturalarının malın teslimi anında düzenleneceği ve
bu
faturalara sevk irsaliyesinin numarasının da kaydedileceği, bir işyeri
ve deposu bulunmadan pazar takibi veya köy-köy kendi
namına
taşıtıyla emtia satan kimselerin de sevk irsaliyesi
düzenlemeleri
ve taşıtlarında bulundurmaları, malın teslimi anında ise fatura veya
perakende satış fişi düzenlemeleri gerektiği bildirilmişti.
Bakanlığımıza
yansıyan olaylardan, bir işyeri ve deposu
bulunmadan pazar takibi veya köy-köy kendi namına
taşıtıyla
emtia satan kimselerin sattıkları malların çok
çeşitli
olması ve emtia satışının da pazar takibi yoluyla yapılması dolayısıyla
uygulamada sıkıntılar yaşandığı anlaşılmıştır.
Bu Tebliğin yayımı
tarihinden itibaren bir işyeri ve
deposu bulunmadan pazar takibi veya köy-köy kendi
namına
taşıtıyla emtia satan kimselerin, bağlı bulundukları vergi dairesinden
alacakları faaliyet durumlarını gösteren bir yazıyı
taşıtlarında
bulundurmaları kaydıyla, sevk irsaliyesi düzenleme
zorunlulukları
Vergi Usul Kanunun mükerrer 257 nci maddesinin verdiği yetkiye
istinaden kaldırılmıştır.
E-
ORMAN KOOPERATİFLERİNCE DÜZENLENECEK
BELGE
Bilindiği gibi,
zirai faaliyet kapsamında ifa edilen
hizmetlere ilişkin vergi tevkifatı ve düzenlenecek belgelerle
ilgili 188(10) ve 242(11) Sıra Numaralı Gelir Vergisi Genel
Tebliğlerinde orman kooperatiflerince düzenlenecek belgelere
ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.
Bakanlığımıza
intikal eden olaylardan, Orman İdaresine
karşı taahhütte bulunan kooperatiflerce ortaklarına istihkak
ödemelerinin yapılması sırasında düzenlenecek belge
konusunda
tereddüt olduğu anlaşılmış olup, aşağıdaki
açıklamaların
yapılması gerekli görülmüştür.
Orman İdaresine
karşı taahhütte bulunan
kooperatiflerce orman köylülerine ormanların
ağaçlandırılması, bakımı, kesimi,
ürünlerin
toplanması, taşınması ve benzeri hizmetler için yapılacak
ödemelerde gider pusulası düzenlenmesi esas olmakla
birlikte,
toplu ödemelerin örneği ekte yer alan "Orman
Kooperatifleri
Ödeme Cetveli" adı altında bir belge ile yapılması, bu
belgenin
düzenlenmesi halinde ayrıca gider pusulası
düzenlenmemesi,
Vergi Usul Kanununun mükerrer 227 ve mükerrer 257 nci
maddeleri ile Bakanlığımıza verilen yetkilere istinaden uygun
görülmüştür.
Söz konusu
cetvelde asgari olarak bulunması gereken
bilgiler aşağıda gösterilmiştir.
-Düzenleyenin
unvanı, adresi, bağlı olduğu vergi
dairesi, vergi kimlik numarası,
-Düzenleme
tarihi, seri ve sıra numarası,
-Hizmet veren
ortakların adı-soyadı, adresi, plakası,
vergi dairesi, vergi kimlik
numarası,
-İşin mahiyeti,
cinsi, miktarı, fiyatı, tutarı, toplamı,
-Tevkif edilen
gelir vergisi oranı, tutarı, varsa diğer
vergiler,
-Ödenecek
net tutar,
-İmza
"Orman
Kooperatifleri Ödeme Cetveli"nin anlaşmalı
matbaalara bastırılarak veya notere tasdik ettirilerek kullanılması
zorunludur. Yukarıda belirtilen asgari bilgileri eksik olan "Orman
Kooperatifleri Ödeme Cetveli" hiç
düzenlenmemiş
sayılarak her bir belge için Vergi Usul Kanununun 353
üncü maddesinin 2 numaralı bendi uyarınca
özel
usulsüzlük cezası kesilecektir.
F-
TAŞIMACILIK FAALİYETİ İLE UĞRAŞANLARIN
DÜZENLEYECEKLERİ TAŞIMA İRSALİYELERİ
Vergi Usul
Kanununun 240 ıncı maddesinin (A) bendinde
belirtildiği üzere, ücret karşılığında eşya nakleden
bütün gerçek ve tüzel kişiler
naklettikleri eşya
için düzenleyenin adı-soyadı, malın ambara giriş
tarihi,
malın cinsi, miktarı, malın kimin tarafından tevdi edildiği, tevdi
edenin vergi dairesi ve vergi kimlik numarası, malın nereye ve kime
gönderildiği, alınan nakliye ücreti tutarı,
sürücünün adı-soyadı, vergi dairesi
ve vergi kimlik
numarası ile aracın plaka numarasını ihtiva eden ve seri ve sıra
numarası dahilinde teselsül eden irsaliye (Taşıma İrsaliyesi)
kullanmak zorundadırlar.
Ancak, bu Tebliğin
yayımlandığı tarihten itibaren, Vergi
Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin Bakanlığımıza
verdiği
yetkiye dayanılarak, farklı adreslerde bulunan birden çok
alıcıya eşya taşınması sırasında tek bir "Taşıma İrsaliyesi"
düzenlenmesi ve irsaliyenin "alıcı adresi"
bölümüne
de "ekli listedeki muhtelif müşteriler" ibaresinin yazılması
uygun
görülmüştür.
Taşıma irsaliyesine
eklenecek listede, taşıma
irsaliyesinin seri ve sıra numarası, göndericinin adı-soyadı,
unvanı, gönderinin cinsi ve miktarı (adet, ağırlık vb.),
alıcının
adı-soyadı ve gönderinin varış merkezi ile ücreti yer
alacaktır.
G-
FİNANSAL KİRALAMA İŞLEMLERİNDE ENFLASYON
DÜZELTMESİ
Bilindiği
üzere enflasyon düzeltmesi
uygulamasında, nevi itibarıyla iktisadi işletmelere dahil bulunan
kıymetlerden parasal ve parasal olmayanlar, 328 Sıra Numaralı Vergi
Usul Kanunu Genel Tebliğine(12) ekli (1) ve (2) sayılı listelerde
gösterilmiştir. Söz konusu Tebliğin (2) sayılı
ekindeki
parasal olmayan kıymetlere ilişkin listede yer alan;
302- Finansal
kiralamanın yapıldığı tarihte kiralama
işlemlerinden doğan borçlar ile kiralanan varlığa ilişkin
kira
ödemelerinin bugünkü değeri arasındaki fark,
402- Finansal
kiralamanın yapıldığı tarihte kiralama
işlemlerinden doğan ve vadesi bir yılı aşan borçlar ile
kiralanan varlığa ilişkin kira ödemelerinin
bugünkü
değeri arasındaki fark,
numaralı kıymetler
bu listeden çıkarılmış ve (1)
sayılı listeye alınmıştır.
H-
YTL'YE DÖNÜŞÜM NEDENİYLE
YAPILAN YAZILIM HARCAMALARI
5083 Sayılı Yeni
Türk Lirasına İlişkin Kanun(13)
ile ilgili olarak birçok mükellefin, YTL'ye uyum
çalışmaları kapsamında bilgisayar yazılım programlarını
değiştirmek zorunda kaldıkları ve bu kapsamda yapılan harcamalarını
nasıl giderleştirecekleri hususunda tereddüt içinde
bulundukları Bakanlığımıza intikal eden olaylardan anlaşıldığından
aşağıdaki açıklamaların yapılması uygun
görülmüştür:
13 Sıra Numaralı
Muhasebe Sistemi Uygulama Genel
Tebliğinin(14) II-31/12/2004 Tarihi Sonu İtibariyle Yapılacak İşlemler
başlıklı bölümünün 1-Muhasebe Kayıt
Düzeni ile
İlgili Yapılacak İşlemler kısmının 1.1. numaralı bendinin birinci
paragrafında; İşletmelerin 31/12/2004 tarihli bilanço
hesaplarında yer alan TL değerlerini 01/01/2005 tarihinde ilk işlem
olarak YTL para birimine dönüştürecekleri
belirtilmiştir.
Vergi Usul Kanunun
5024 sayılı Kanunla(15) değişen 315
inci maddesinde, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin itfasında
faydalı ömürlerin dikkate alınacağı ve bunlara
ilişkin
oranların da Bakanlığımızca tespit ve ilan edeceği
hükmü yer
almaktadır.
Söz konusu
maddenin Bakanlığımıza verdiği yetkiye
istinaden 01/01/2005 tarihinden itibaren kayıtların YTL olarak
tutulabilmesi için bilgisayar yazılımlarıyla ilgili olarak
yapılan harcamalarla yeni yazılım programları alınmasının zorunlu
olduğu hallerde mükelleflerin bu
dönüşüm nedeniyle
yapmış oldukları (yazılımla ilgili) harcamalar için
amortisman
oranının 2004 ve 2005 takvim yıllarına ait kazancın tespitinde % 100
olarak dikkate alınması uygun bulunmuştur.
Ayrıca, bu zorunlu
değişim nedeniyle bilgisayar yazılım
programlarını değiştirmiş olan mükellefler eski yazılım
programları için henüz itfa edememiş oldukları
amortisman
tutarlarını fevkalade ve teknik amortisman yoluyla da itfa
edebileceklerdir.
I-TİCARİ
AMAÇLA KULLANILAN ARAÇLAR
İÇİN İKTİSAP EDİLEN LASTİKLERİN FAYDALI
ÖMÜRLERİ
Vergi Usul Kanunun
5024 sayılı Kanunla(16) değişen 315
inci maddesinde, amortismana tabi iktisadi kıymetlerin itfasında
faydalı ömürlerin dikkate alınacağı ve bunlara
ilişkin
oranların da Bakanlığımızca tespit ve ilan edileceği
hükmü
yer almaktadır.
Anılan maddenin
Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden
amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak
"Faydalı
Ömür ve Amortisman Oranları" tespit edilmiş ve bu
oranlar
333(17) ve 339 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde(18)
açıklanmıştır.
339 Sıra Numaralı
Tebliğ ile değişik 333 Sıra Numaralı
Tebliğ eki listenin 3.72 numaralı bölümünde
otomobil,
kamyon, minibüs, midibüs, yük arabaları,
özel
amaçlı olarak kullanılan araçlar ve benzeri
araçlara ait lastikler (Yeni satın alınan
araçlarda hazır
olanlar hariç) yer almakta olup, bunların faydalı
ömürleri 2 yıl ve amortisman oranları da % 50,00
olarak
tespit edilmiştir.
Bakanlığımıza
yapılan başvurulardan bazı
sektörlerin çalışma şartları gereği, bu
sektörlerde
faaliyet gösteren mükelleflerin faaliyetlerini
gerçekleştirmek üzere iktisap ettikleri lastiklerin
faydalı
ömürlerinin söz konusu Tebliğde ilan edilen
faydalı
ömürden daha az olduğu anlaşılmıştır.
Vergi Usul
Kanununun 313 üncü maddesine
göre bir iktisadi kıymetin amortismana tabi tutulabilmesi
için, işletmede bir yıldan fazla kullanılması, yıpranmaya,
aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunması ve işletmenin
aktifinde kayıtlı bulunması gerekmektedir.
Bu itibarla, ticari
amaçla kullanılan
araçlar için iktisap edilen lastiklerin, faaliyet
gösterilen sektörün çalışma
şartları gereği
tahsis edildiği hizmette kullanılmaya hazır hale geldiği tarih
itibarıyla faydalı ömrünün bir yıldan daha
az olması
halinde amortismana tabi tutulması mümkün
olmayacağından
kayıtlara doğrudan gider olarak intikal ettirilebileceği tabiidir.
Tebliğ olunur.
(1) 10/01/1961
tarih ve 10703 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanmıştır.
(2) 02/01/2004 tarih ve 25334 sayılı Mükerrer Resmi Gazete'de
yayımlanmıştır.
(3) 28/11/2004 tarih ve 25654 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(4) 28/07/1953 tarih ve 8469 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(5) 06/02/2004 tarih ve 25365 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(6) 15/06/1985 tarih ve 18785 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(7) 04/09/2004 tarih ve 25573 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(8) 22/01/1997 tarih ve 22885 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(9) 03/04/1986 tarih ve 19067 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(10) 15/09/1995 tarih ve 22405 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(11) 03/03/2001 tarih ve 24335 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(12) 28/02/2004 tarih ve 25387 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(13) 31/01/2004 tarih ve 25363 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(14) 06/10/2004 tarih ve 25605 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(15) 30/12/2003 tarih ve 25332 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(16) 30/12/2003 tarih ve 25332 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(17) 28/04/2004 tarih ve 25446 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
(18) 24/08/2004 tarih ve 25563 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmıştır.
|